10. Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali

10. Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali 10–18 Mart 2012

Hayat Geçer. Bir Kadın Görür. Bir Film Yapar.

Hayatı film yapan kadınlara saygıyla.

Feminist sinema 100, Filmmor 10 Yaşında.

İstanbul Modern Sinema, bu yıl onuncu yaşını kutlayan Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. 10-18 Mart tarihleri arasında gerçekleşecek festivalde, yirmiyi aşkın ülkeden yetmiş film, dünyanın farklı ülkelerinden konuklar, tema bölümleri, toplu gösterimler, panel, konferans ve atölyeler yer alıyor.

10. Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali’nde dünya sinema tarihinin ilk öykülü filmini çeken Alice Guy-Blaché’dan başlayarak sinema tarihinin ve feminist sinemanın öncü yönetmenlerinin çektiği ve klasikler arasına giren 35 film İstanbul Modern Sinema’da gösterilecek.

10 Mart Cumartesi günü saat 17:00'de İstanbul Modern Sinema’da Alin Taşçıyan, Hülya Uğur Tanrıöver, Kay Armatage, Marie Mandy ve Necla Algan’ın katılımıyla “Feminist Sinemanın 100 Yılı” isimli bir panel gerçekleşecek.

Festival kapsamında ayrıca 18 Mart Pazar günü, saat 17:00’de Rahşan Bani-Etemad ile festival izleyicisine özel bir atölye-söyleşi düzenlenecek.

Hayat Geçer. Bir Kadın Görür. Bir Film Yapar.

Hayatı film yapan kadınlara saygıyla.

Feminist sinema 100, Filmmor 10 Yaşında.

İstanbul Modern Sinema, bu yıl onuncu yaşını kutlayan Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. 10-18 Mart tarihleri arasında gerçekleşecek festivalde, yirmiyi aşkın ülkeden yetmiş film, dünyanın farklı ülkelerinden konuklar, tema bölümleri, toplu gösterimler, panel, konferans ve atölyeler yer alıyor.

10. Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali’nde dünya sinema tarihinin ilk öykülü filmini çeken Alice Guy-Blaché’dan başlayarak sinema tarihinin ve feminist sinemanın öncü yönetmenlerinin çektiği ve klasikler arasına giren 35 film İstanbul Modern Sinema’da gösterilecek.

10 Mart Cumartesi günü saat 17:00'de İstanbul Modern Sinema’da Alin Taşçıyan, Hülya Uğur Tanrıöver, Kay Armatage, Marie Mandy ve Necla Algan’ın katılımıyla “Feminist Sinemanın 100 Yılı” isimli bir panel gerçekleşecek.

Festival kapsamında ayrıca 18 Mart Pazar günü, saat 17:00’de Rahşan Bani-Etemad ile festival izleyicisine özel bir atölye-söyleşi düzenlenecek.

Bizim Zamanlar
İran, Rahşan Bani-Etemad, 2002, 35 mm, Renkli, 105’

2001 yılı cumhurbaşkanlığı seçimlerinde sokaklardaki coşkuyu taşıyan film, genç sinemacıların, reformcu cumhurbaşkanı adayı Hatemi'ye destek vermek için başlattıkları kampanyayı kadınların gözünden aktarıyor. Kamera, tüm yasaklamalara ve engellere karşın cumhurbaşkanlığı için adaylıklarını koyan 48 kadına yöneliyor; özgürlük ve kadın hakları için adaylıklarını koyan bu kadınlar arasında 25 yaşındaki Arezoo’yu izliyor. Hayatın tüm yükünü omuzlayan Arezoo’nun zorlu yaşamı onun gibi tüm kadınları anlatıyor bize.

70-80-90, Masum, Küstah, Fettan
Türkiye, Melek Özman, 2010, DV, Renkli, 65’

Türkiye sinemasında, nadiren anlatıcı olan ve çoğunlukla konu edilen kadınlar genellikle -erkek yönetmenlerin çektiği filmlerde- neden masum, küstah ya da fettan ama daima iki boyutlu, ya “iyi” ya da “kötü”ler? İyilikleri ya da kötülükleri ne kadar sahici? Neden her durumda sözleri dinlenmiyor, onlara inanılmıyor, affedilmiyor ya da cezalandırılıyorlar? Filmde Alin Taşçıyan, Arzu Okay, Lale Belkıs, Agah Özgüç, Ülkü Erakalın ve sinema izleyicileri ile Yeşilçam’ın kadınlara yapıp ettiklerinin, “masum kadınların" hıçkırıkları arasında nadiren duyulan "fettan kadınların" kahkahalarının izi sürülüyor…

Kızkardeşler, İsyan, Kikue Yamakawa
Japonya; Chieko Yamagami, 2011, DV Cam, Renkli, 76’

Japonya’da, Meiji Taisho döneminde kapitalist ekonomiye dayalı modern bir devlet inşa edilirken Meiji medeni kanununun temel aldığı ataerkil aile sistemi, kadınların evde ve işyerlerinde yaşamlarını zorlaştırıyor, baskı altına alıyordu. Bu dönemde yaşayan Kikue Yamakawa, kadın-erkek eşitliğinin tüm emek problemlerini çözebileceğini ve bütün insanların haklarını korunabilir hale getirebileceğini iddia ettiği kendi sosyalist feminist teorisini inşa etti. Belgesel, “önce soru sormayı öğrenmeli” diyen Kikue Yamakawa’nın yaşamı, düşünceleri ve eylemlerini konu alırken, bugün hem Japonya hem de tüm dünyada, cinsiyet eşitliği ve insan haklarını gerçekten sağlayıp sağlamadığımızı da sorguluyor.

Bedensiz Ruhlar
Türkiye; Sabite Kaya , 2011, HDCam, Renkli, 60’

Film, 2007 genel seçimlerinde bağımsız milletvekili adayı olan eski seks işçisi Ayşe Tükrükçü’nün hayatı üzerinden, zorla alıkonarak fuhuş sektöründe satılan kadınların bu sektörden kurtulmak için verdikleri mücadeleyi, ailevi ve ekonomik sıkıntılar içinde hayata tutunma hikâyelerini anlatıyor.

Tuz, Su, Un
Türkiye, Arjantin; Bettina Frese, Özlem Sarıyıldız, 2011, DV, Renkli, 40’

90'larda Arjantin’in politik atmosferinde büyük kitlelerin eylem biçimi olarak ortaya çıkan ve bir grup insanın talepleri için yol kesmesine dayanan pikete; genelde işsizlerden müteşekkil piketeros hareketi ile anılır. Piketeros, ana-akım medyada, yoğunlukla, maskeleri ve ellerindeki sopalarıyla, şiddet yanlısı erkekler olarak temsil edilirler. Film, bu baskın temsil içinde adı neredeyse hiç geçmeyen ve hareketin yüzde 70'ini oluşturan kadınlara yöneliyor.

Sema
Tunus, Belçika, Almanya; Néjia Ben Mabrouk, 1988, 16 mm, Renkli, 90’

Güney Tunus’un fakir bir sanayi kentinde yaşayan Sabra, geleneksel aile yaşamının kısıtlamalarından kaçmaya çalışır. Film, ülkesini ve kültürünü çok sevmesine rağmen, baskılardan bunalan Sabra’nın bugünkü ve 10 yaşındaki yaşamından kesitlerle Tunus’un erkek egemen kültürünü açığa çıkarıyor.

Ev Karadır
İran; Furuğ Ferruhzad, 1962, 16 mm, Siyah beyaz, 20’

Belgesel, İran’da cüzzamlıların kapatıldıkları evlerde yaşamak zorunda bırakıldıkları yıllarda onların gündelik hayatına tanıklık ediyor.

Bir Avuç Cesur İnsan
Türkiye; Rüya Arzu Köksal, 2011, DigiBeta, Renkli, 87’

Doğu Karadeniz’in üç vadisi, Fındıklı, İkizdere ve Senöz’de yaşayanlar bölgede yapımı planlanan hidroelektrik santralleri (HES) karşısında şaşkındırlar. Akarsularının kullanım hakkının 49 yıllığına özel şirketlere devredilmesine anlam verememektedirler. İkizdere halkı ise ikiye bölünmüştür, kimileri istihdam sağlayacak diye taraf olur, kimileri ise yaşam alanlarına yapılan müdahaleye şiddetle karşı durur. Fındıklı halkı ise, İkizdere ve Senöz’de gözlemledikleri tahribat karşısında kararlı ve uzun soluklu bir mücadeleye girişir.

Kameralı Kadınlar
ABD; Alexis Krasilovsky, 2008, Beta SP, Renkli, 54’

Yönetmen, kendi kitabı “Women Behind The Camera”dan yola çıkarak, bu belgeselle dünyanın dört bir yanındaki görüntü yönetmeni kadınların emek ve tarihlerini açığa çıkarıyor. Yedi yıl boyunca, Afganistan, Avustralya, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, Hindistan, Meksika, Senegal, ABD ve diğer ülkelerde, sualtında ya da savaş bölgelerinde, Hollywood ya da Bollywood’da kameranın arkasındaki kadınları izliyor. 50 görüntü yönetmeni kadın ve bu kadınlara destek olan kadınlar ve erkeklerle yapılan görüşmeleri içeren belgesel, Afganistan’da Taliban rejiminden gizli çekilen filmlerden, Hindistan’da güçlenmenin bir yolu olarak kamera kullanmayı öğrenen kadınlara, Senegalli kadınların erkeklere rağmen sürdürdüğü meslek hayatlarına kadar erkeklerin hâkimiyetindeki teknik bir alanda kadınların mücadele hikâyelerini paylaşıyor. Yetenek, güç, cesaret ve düşlerini de…

Sulhname
Türkiye; 2011, HDV, Renkli, 79’, Şehbal Şenyurt
Film, olağanüstü hal döneminde meydana gelen zorunlu göç ve köy boşaltılmalarının neden olduğu zarar ve kayıpların giderilmesi için hayata geçirilen 5233 sayılı Tazminat Yasası'nın Van ilindeki uygulanışını mercek altına alıyor.

Ninemin Dövmeleri
İsveç; Suzanne Khardalian, 2011, DigiBeta, Renkli, 58’

“Büyükannem biraz tuhaftı. Kimse onu sevmezdi, asla sarılmazdı, yüzündeki ve ellerindeki mavi dövmeler dehşet vericiydi. Karanlık bir dünyadan gelen şeytani işaretler gibi görünen dövmeler korku uyandırırdı. Ninemde yanlış olan ne vardı, neden bu kadar tuhaftı? Dövmeleri kim yapmıştı? Ancak bu soruları sormak yanlıştı. Büyükanne hakkında konuşmak yasaklanmıştı.”

Yönetmen büyükannesi Khanoum’un tuhaf dövmelerinin hikayesini keşfetmek için kendi ailesinin tarihine bir yolculuk yapar. 1915’e kadar uzanan bu yolculukta savaş, tehcir, cinsel şiddet ve kadınlara yaşatılanlar hakkında, daha önce anlatılmamış bir hikayenin peşine düşer.

Yoshiko ve Yuriko
Sachi Hamano,2011, 35 mm, Renkli, 102’,

1924 yılında, Yoshiko bir dergide editör olarak çalışmaktadır. Yuriko ise popüler bir yazardır. Yoshiko ile Yuriko aniden birbirleri için yaratıldıklarını anlarlar ve aralarında kısa sürede tutkulu ve derin bir ilişki kurulur. Bu ilişkinin aşk mı arkadaşlık mı olduğuna karar verebilmek için derinlerdeki bağlarını araştıran Yoshiko ile Yuriko’nun tutkuları daha da derinleşir.

Panel/ Panel: Feminist Sinema’nın 100 Yılı

Katılımcılar:Alin Taşçıyan, Hülya Uğur Tanrıöver, Kay Armatage, Marie Mandy, Necla Algan

10 Mart Cumartesi, 17:00

Yönetmenlerle Buluşma: Rahşan Bani-Etemad

18 Mart Pazar, 17.00

Kısa Programlar

Kısa 1

Toplayıcı
İspanya; Sara Mazkiaran, 2010, HDCam, Renkli, 13’
Sara ağlayamıyordu. Sevebilmek, hissedebilmek, yaşamaya devam edebilmek için gözyaşlarını arıyordu.

Bir Bahar Melodisi

İsveç; Aase Högfeldt, 2008, HD, Renkli, 10’

Film, riskli bir tıbbi tedavi almak zorunda kalan bir kadının gerçek hikayesine dayanır. Tam da bahar zamanı kadın için bu gerçeklikle birlikte, hayattaki acılar netleşir, duygular güçlenir, yalnızca şimdi vardır, yarın yokturve bir daha asla olmayabilir. Bireysel olduğu kadar evrensel olan ağır bir konu hakkında şiirsel bir film.

Sıradaki
Rusya; 2011, HD Cam, Renkli, 8’, Diyalogsuz , Daria Lyubshina

Herkes en başta “sıradaki”dir. Ve sona gelindiğinde yerini yeni “sıradaki”lere bırakır.

Seks A.Ş.
Kanada; Sophie Bissonnette, 2007, DigiBeta, Renkli, 35’

Belgesel, etrafımızı saran erotik ve pornografik dilin çocukları nasıl etkilediğini ele alıyor. Psikologlar, öğretmenler, okul hemşireleri çocukların etrafını saran bu pornografi kültürünü eleştirirken, pazarlama ve reklam endüstrisi gittikçe daha genç izleyicileri hedefliyor ve onları pornografik görüntüler bombardımanına tutuyor. Film bizi bu kaygı verici bombardımana karşı harekete geçmeye çağırıyor.

Kısa 2

Düşen Yapraklar / Falling Leaves
ABD / USA; Alice Guy-Blaché, 1912, 16 mm, Siyah beyaz, Sessiz, 12’
Bir sonbahar vaktinde Doktor Earl Headley tüberküloz için mucizevî bir tedavi bulduğunu kanıtlamak üzeredir. Ondan çok da uzak olmayan bir yerde ise Winifred’e tüberküloz teşhisi koyulur. Winifred’in annesi ve küçük kız kardeşi Trixy bu haberle yıkılırlar. Trixy aile doktorlarının, Winifred’in son yaprak düştüğünde öleceğini söylemesi üzerine ablasını kurtarmak için mümkün olan her şeyi yapmaya karar verir.

Feminizmin Sonuçları / 2000 Yılında / The Consequences of Feminism / In the Year 2000
ABD; Alice Guy-Blaché, 1906, 16 mm, Siyah beyaz, Sessiz, 8’ 41’’
Alice Guy-Blaché bu filminde neredeyse yüz yıl sonrasını, 2000’li yılları tahayyül ediyor ve bu yılda kadınlarla erkeklerin nasıl bir yaşam süreceğini ve bunun nasıl sona ereceğini ironik bir dille anlatıyor.

Madam Beudet'in Gülüşü
Fransa; Germaine Dulac, 1923, DVCam, Siyah beyaz, Sessiz, 38’
Feminist sinemanın ilk örneklerinden olan film, akıllı bir kadının aşksız bir evliliğin tuzağına düşüşünün hikayesi. Kadının kocası, sürekli boş bir tabancayı başına dayayıp tetiği çektiği aptalca bir şaka yapmaktadır. Kadın bir gün tabancanın içinde mermi koyar. Ancak ertesi gün vicdan azabına kapılır ve tabancadan mermiyi çıkarmaya çalışır. Fakat kocası bu kez tabancayı kadına çevirmeye karar vermiştir.

Deniz Kabuğu ve Rahip
Fransa; Germaine Dulac, 1926, 35 mm, Siyah beyaz, Sessiz, 31’
Bir kadına takıntılı olan bir rahip, ölüm ve şehvet üzerine hayaller kurarken kendi arzularıyla mücadele eder.

Akşamüstü Kafesleri
ABD; Maya Deren, Alexander Hammid, 1943, 16 mm, Siyah beyaz, Diyalogsuz, 14’
Uzun bir yoldaki yalnız bir çiçek, düşen bir anahtar, kilitlenmemiş bir kapı, ekmeğin içindeki bıçak, açılmamış bir telefon... Tüm bunlar eve gelen bir kadının gördüğü birbiriyle bağlantısız görüntüler. Kadın uyur, gördükleri belki de rüyadır. Uzakta karanlık görünümlü bir figür vardır. Bıçak önce merdivende, sonraysa kadının yatağındadır. Bu rüyamsı sekanslar mutlu bir sona varabilecek midir?

Kısa 3

Adil ya da Değil

Türkiye; Ceylan Özgün Özçelik, 2011, HD, Renkli, 8’ 30’’

Züleyha mütemadiyen aynı kabusu görmektedir. Ebru, Züleyha’yı çok sevmektedir. Çocuk ise ablası için her şeyi yapabilir.

Arka Bahçe

Türkiye; Sefa Öztürk Çolak, 2011, DV, Renkli, Diyalogsuz, 4’

Hayatın keşmekeşinden bunalan kadın kendini bir bahçede bulur. Ancak çok geçmeden cennet bahçesi bir labirente dönüşür. Labirentin sahibi dev adam, bahçeye olduğu gibi kadına da istediği şekli vermeye çalışır.

In Out

Türkiye; Zeynep Merve Uygun, 2011, HDCam, Siyah beyaz ve Renkli, 15’
Film, Avrupa’da düzenlenen bir belgesel projesine Türkiye’den katılan bir film yapımcısının Sırbistan’dan sınırdışı edilişini ve bu olayın sebep olduğu problemleri konu ediyor. Bir bölümü sınırda çekilen gerçek görüntüler olmak üzere üç bölümden oluşan bu animasyon belgesel, sınır kavramını görselleştirerek ülkelerarası geçişlerde uygulanan yaptırımları ve farklı ülkelerdeki yurttaşlık durumlarını sorguluyor.

İstanbul'da Sex Shoplar

Türkiye; Aylin Ohri, 2010, HDCam, Renkli, 12’
İstanbul'da bulunan sex shopların sahipleriyle yapılan kısa röportajlar üzerinden seks oyuncaklarının dünyasına ve seks endüstrisine kısa bir bakış.

Obezonlar
Türkiye; Gülten Taranç, 2011, HDV, Renkli, 12’
Obez bir kızın hayatı çevresindeki insanların müdahaleleriyle sürüp giderken, o artık buna bir dur demeye ve bundan sonra hayatı kendisi için güzel kılmaya karar verir.

Ölüm Bizi Ayırıncaya Kadar
Türkiye, Almanya; Fulya Özlem, 2011, HD Cam, Renkli, 11’
Bir kadın ve bir adam, asansörde kapalı kalırlar. Önce birbirlerinin dilini dahi anlamazlar. Kadın panik içinde bu acil durumdan kurtulmanın yollarını ararken, adam hiç istifini bozmaz. Çünkü onun iddiasına göre her ikisi de ölmüştür ve içinde bulundukları yer asansör değil, cennet ve cehennem arasında bir bekleme mekanı olan Araf’tır.

Kısa 4

Sardalya Kutusu
Belçika; Louise-Marie Colon, 2011, HD Cam, Renkli, Diyalogsuz, 9’ 25’’
Eva minik bir deniz kızıdır. Bir gün genç balıkçı Emile’i görür, ona aşık olur ve onun balık ağına atlar ve kendini sardalya kutusunda bulur…

Bildiğim Tek Şey Hiçbir Şey Bilmediğimdir

İspanya; Olatz Arroyo Abaroa, 2011, HD, Renkli, 14’

Ergenlik çağındaki oğluyla yaşamakta olan Sofia’nın hayatı, oğlunun lise felsefe kitabını bulmasıyla bir anda değişir. Kitabı elinden düşürmeyen Sofia, bir yandan arkadaşı Filomena’nın evliliğiyle ilgili sorunlarına yardımcı olurken bir yandan da “aydınlanmanın” kadınları yok etmeye teşne kara deliklerini keşfeder.

Oyuncak Fabrikası
İspanya; Ainhoa Menéndez, 2010, 35 mm, Renkli, 11’Anna bir bebek fabrikasında çalışmaktadır. Bütün hayatı mekanik hareketlerle bebeklerin gözlerini yerleştirmekle geçer. İşindeki ufak bir değişiklik bütün hayatını değiştirecektir.

Pencereden Kaç
İsrail; Chen Shumowitz, 2011, HD Cam, Renkli, 12’
Yoni ve Shira, evin önünde öpüşürken, pencereden dışarı bakan Yoni’nin annesinin kendilerini gördüğünden habersizdirler. Bunu farkettikleri anda, aralarında sadece bir pencere olmasına rağmen, artık Yoni, ailesi ve büyük aşkı arasındaki duvarla karşı karşıya kalmıştır.

Derin Deniz Balığı

Almanya; Silvina Der-Meguerditchian, 2011, HD, Renkli, 31’
Film bizleri İstanbul, Cihangir sokaklarında bir yürüyüşe davet ediyor. Yürüyüşüne eşlik ettiğimiz kişi, geçmişle bugün ve bilinç ile bilinçdışının birbirine geçtiği bir alanda. Yok edilen anılar yeniden şekillendirilebilir ve anlatılabilir mi?

Feminen, Maskülen
İran; Sadaf Foroughi, 2007, DV Cam, Renkli, 8’ 41’’
Belgesel, Tahran’daki ilk kadın otobüs şoförü Şirin’in hikayesini anlatıyor. İran’da otobüslerde kadınlar ve erkekler farklı bölümlerde oturuyor. Kadınlar otobüslere arka kapıdan giriyor ve otobüste kendilerine ayrılmış olan alanın dışına çıkamıyorlar. Ama Şirin’in otobüsünde her şey farklı. Kendi otobüsünde kuralları kendisi koyuyor. Şirin toplumda kendini kabul ettirmek ve İran toplumunda kadınların karşılaştığı haksızlıklara direnmek için mücadele ediyor.

Gösterim müze ziyaretçilerine ücretsizdir.