Chiharu Shiota’nın Japonya-Türkiye diplomatik ilişkilerinin tesisinin 100. yılı kapsamında İstanbul Modern’in davetiyle gerçekleştirdiği “Dünyalar Arasında” adlı kişisel sergisi, sanatçının “ara bir yerde” olma duygusunu odağına yerleştiriyor. Shiota, serginin kavramsal çerçevesini kurgularken İstanbul’un Asya ve Avrupa arasındaki konumundan besleniyor. Ayrıca, İstanbul Modern’in kentin yüzyıllardan beri en işlek semtlerinden biri olan ve tarihi limanının da yer aldığı Karaköy’de konumlanmasından ilham alıyor. Sanatçı, limana yanaşan ve limandan ayrılan gemiler, bu gemilerde seyahat eden yolcular ve onların hikâyeleriyle kendisinin Japonya’dan Almanya’ya göç hikâyesi arasında ilişki kuruyor.
İstanbul Modern’deki yerleştirmesinde tüm sergi salonunu ağ benzeri kırmızı ipliklerle saran sanatçı, bavulları da bu kütlenin içine yerleştirerek “yokluk içinde var olma” temasına vurgu yapıyor. Sanatçının en sık kullandığı renk olan kırmızı ise damarlardaki kanı ve hayatın akışını temsil ederken, metaforik olarak insanları, duyguları ve anıları birbirine bağlıyor. Yerleştirmedeki bavulların her biri Shiota için bir insanı temsil ediyor. Birbirine kırmızı iplerle bağlı bavullar, ev, aidiyet ve kimlik gibi hem kişisel hem de kolektif temaları izleyiciye sorgulatan görsel bir bağlam yaratıyor. Böylece sanatçı; zaman, mekân, hareket, bellek kavramlarını da yerleştirmesine katarak, yapıtın tamamlanması için izleyicinin fiziksel ve duygusal olarak yapıtla ilişkiye geçmesini arzuluyor. Bavullar, içinde taşıdıkları nesnelerin ötesinde, duyguları ve anıları da taşıyan, geçmişe ve geleceğe vurgu yapan semboller olarak kullanılıyor.
“Dünyalar Arasında” sergisi, İstanbul’un kozmopolit kimliğiyle sanatçının kendi göç hikâyesinden beslenirken, izleyicilerin kendi yaşamlarını, anılarını ve ilişkilerini daha evrensel bir insanlık tanımı içinde düşünebilecekleri bir tefekkür alanı kurguluyor. Böylece, Shiota’nın iplikleri kullanarak yarattığı evren, sadece görsel olarak etkileyici bir mekân sunmakla kalmıyor, insanın iç dünyasının labirentini keşfetmesi için bir davet niteliği taşıyor.
Küratör: Öykü Özsoy Sağnak
Asistan Küratör: Yazın Öztürk
Sanatçı hakkında:
Ayakkabı, anahtar, yatak, sandalye ve elbise gibi sıradan nesneleri toplayarak ve bunları iplikten oluşturduğu devasa yapılarla sararak hafıza ve bilinç kavramlarını yeniden tanımlayan Chiharu Shiota, 1972’de Osaka’da doğdu. Çalışmalarına Berlin’de devam eden Shiota, yerleştirmeleriyle "yokluk içinde var olma" hissini araştırırken, heykellerinde, çizimlerinde, performans videolarında, fotoğraflarında ve tuvallerinde de insanın varoluşuyla ilişkilendirdiği soyut duyguları gözler önüne seriyor.
2008 yılında “Japonya Eğitim, Kültür, Spor, Bilim ve Teknoloji Bakanlığı’nın Yeni Sanatçılar için Teşvik Ödülü”ne layık görülmüştür.
Yapıtları, Hammer Müzesi Los Angeles, ABD (2023); Queensland Modern Sanat Galerisi (QAGoMA), Brisbane, Avustralya (2022); ZKM | Zentrum für Kunst und Medien, Karlsruhe, Almanya (2021); Yeni Zelanda Te Papa Tongarewa Müzesi, Wellington (2020); Mori Sanat Müzesi, Tokyo, Japonya (2019); Gropius Bau, Berlin, Almanya (2019); Güney Avustralya Sanat Galerisi, Adelaide (2018); Yorkshire Heykel Parkı, Birleşik Krallık (2018); Power Station of Art, Şanghay, Çin (2017); K21 Kunstsammlung Nordrhein-Westfalen, Düsseldorf, Almanya (2015); Smithsonian Enstitüsü Arthur M. Sackler Galerisi, Washington DC, ABD (2014); Kochi Sanat Müzesi, Japonya (2013); ve Ulusal Sanat Müzesi, Osaka, Japonya (2008) gibi dünya çapında uluslararası kurumlarda sergilenmiştir. Ayrıca, Aichi Trienali, Japonya (2022); Oku-Noto Uluslararası Sanat Festivali, Japonya (2017); Sidney Bienali, Avustralya (2016); Echigo-Tsumari Sanat Trienali, Japonya (2009) ve Yokohama Trienali, Japonya (2001) gibi birçok uluslararası sergide yer almıştır. 2015 yılında Shiota, 56. Venedik Bienali’nde Japonya’yı temsil etmiştir.
Müze biletinizi çevrimiçi olarak satın almak için tıklayın.
Görsel:
Chiharu Shiota, Döngüde, 2024 (detay)
Fotoğraf: © Gana Art, Los Angeles
Sanatçı ve VG Bild-Kunst, Bonn izniyle