1969’da Gazi Eğitim Enstitüsü Resim-İş bölümünü bitiren Osman Dinç, 1972 yılında sanat eğitimi almak üzere Fransa’ya gider ve 1975’te Paris Güzel Sanatlar Akademisi’nden mezun olur.
Osman Dinç’in yapıtlarında elips, daire, küre gibi temel geometrik formların ve demir, cam gibi, eski çağlardan beri simgesel anlamlar yüklenmiş malzemelerin kullanımı ilk bakışta dikkati çeker. Sanatçının aynı heykel modülünü yineleyerek elde ettiği güçlü etki ve anlatım, zaman zaman eski çağların sanat eserlerine yapılan göndermelerle daha da güçlenir. “Eski Kılıç Kayık, Zaman Çeşmesi, Mekik, Seyahat İçin Uygun Olmayan Üç Obje, Ses Enstrümanı, Damla, Üç Güzeller, Gezegen, Demir Çağı, Oppidum, Kara Selvi, Tambur Kayık, Mask, Çiğ Çeşmesi” gibi adlar verdiği yapıtları, insanlık tarihine göndermeler içerir. Dinç’in vazgeçilmez malzemesi olan sıcak siyah tonlarındaki çeliğe, yerine göre cam, pirinç, ayna ve ahşap eşlik eder.
“Tambur Kayık” adlı yapıtlında olduğu gibi, sanatçı doğadan ve geometriden esinlenen yalın ve temel formları, dikey yüzeylere asarak ya da kaideye veya zemine koyarak geliştirdiği form, malzeme ve kurgu ikonografisiyle söylemini çarpıcı kılar. Dinç’in kendine özgü minimal dili sayesinde, izleyiciyle iletişim kurarak onun duygu ve düşünce evrenine yönelik arındırma davetleri çıkardığı söylenebilir.
Heykel
Çelik
58 x 208 x 41,5 cm
İstanbul Modern Sanat Müzesi Koleksiyonu
Eczacıbaşı Topluluğu Bağışı