İstanbul Modern Sinema, Saatleri Ayarlama Enstitüsü işbirliğiyle, Whitechapel Sanat Galerisi’nin güncel video, animasyon ve kısa filmleri dünyanın farklı köşelerine taşıyan Art In the Auditorium programının üçüncü bölümüne yer veriyor. Gezici video programının bu yılki ayağında Andy Warhol’un “Empire” filmine işaret eden çalışmasıyla Ergin Çavuşoğlu, İsviçre’den içi doldurulmuş kuşların ekonomik krizi tartıştıkları videosuyla Elodie Pong ve oyuncu Charlie Sheen ile babası Martin Sheen’i oynadıkları filmler aracılığıyla bir araya getiren ve Hollywood’dan savaşa, tarihten aile kurumunun sorunlu yapısına kadar farklı konuları inceleyen filmiyle Vietnamlı sanatçı Dinh Q. Lê seçkide yer alan isimler arasında.
Giorgio Andreotta Calò, Volver,
67:53’, İtalya / GAMEC
Calò kentsel tarih ve değişim olgularını belgesel diliyle ele alır. Sanatçıyı bir galerinin çatısına asılı bir kayık içinde gösteren çalışmada kamera etrafı kuşbakışı görür. Romantik ufuk görüntüleriyle, galeriyi çevreleyen endüstriyel alanlar iç içe geçer. Bu alegorik tasvirle Calò’nun çarpık kentleşmenin ortasındaki yalıtılmışlık duygusunu kişisel mitolojisine taşıması, romantik gelenekteki sonsuzlukla yüz yüze gelen yalnız sanatçı imgesini çağrıştırır.
Marthe Thorshaug, The Legend of Ygg,
2009, 17.00’, Norveç / Henie Onstad Art Centre
Binici kadınlar, hocalarının kışkırtmasıyla birbirlerini aşırılıklara zorlar. Eski bir Norveç efsanesini temel alarak kendilerini ve atlarını sınamak için yolları kullanırlar. Amaçları korkusuz olmaktır. Ünlü İskandinav efsanelerini yeniden yorumlayan Thorshaug’un yaratıcı dünyasını bir fablda olduğu gibi, at, coğrafya, efsane ve ölüm oluşturur.
Niles Atallah / Joaquín Cociña / Cristóbal León, Lucía”, 2007,
3’50”; Luis, 3’50”, Arjantin / Fundación Proa
Lucia ve Luis bir korku hikâyesi gibi görünse de öyle değil. Daha çok, stop motion animasyon teknikleri ve titiz bir akustik ve skenografik çalışmayla aktarılan bir gerilim hikâyesi olarak tanımlanabilir. Videoda zaman tek tek fotoğraflarla kurularak, sonunda Lucia ve Luis’in hikâyesine indirgenir. Onlar, duyulan ve söylenenlerin, korkunun üzerine kurulmuş bir yerde yaşayan çocuklardır.
Ergin Çavuşoğlu, Empire (after Andy Warhol), 2009,
9:43’, Türkiye / The Institute for the Readjustment of Clocks
Çavuşoğlu çalışmasında özgün bir imgeyi çoklu anlamlar içerecek biçimde dönüştürür. Çalışma, ismini Warhol’un Empire State binasının 8 saat 6 dakikalık tek bir çekiminden oluşan ve gündüzden geceye geçişi görüntüleyen Empire adlı filminden alır. Çavuşoğlu, Andy Warhol’un ikonik bir yapıyı temsiline gönderme yaparken, sıradan bir binaya yeni bir çerçeveden bakar; böylece çalışmanın yönünü küresel düzlemden yerele çevirir. Bu tek kanallı video zamansal ve mekânsal süreklilik kavramlarını merkez alır.
Huang Xiaopeng, Guess Love Everyday, 2007, 2’51”;
The Explosion Is A Voice At Time The Generation Hear, 2007, 5’46”;
Only You, 2009, 2’50”;
Italian Aria, 2008-9, 2’42”;
Hit Me Baby One More Time, 2010, 5’31”;
Excuse Me, Degree Has The Neighborhood Already Had No Toilet?, 2008, 5’37;
It’s Gonna Pop You Idiot!, 2006, 7’01” / Çin / Para/Site
Xiaopeng’in çalışmaları tarihin ağırlığını taşıyan Son İmparatorluk’un sınırında yer alır. Tek “bir” resmi dilin homojenleştirici bir rol üstlendiği bu topraklarda 292 farklı dil yaşar. Xiaopeng’in çalışmalarının merkezinde de dil yer alır. Ancak Xiaopeng, dil ve teknoloji arasındaki ilişkiyi incelerken temelde siyasal bir amaç taşır. Google gibi Çin hükümetiyle gerilimler yaşayan bir kuruluşun online çeviri araçlarını kullanması çalışmalarına ironi katar. Komünist Manifesto gibi tarihsel önem taşıyan metinlerden yararlansa da, teknolojiyle bağı diğer anlamlara baskın çıkar.
Dinh Q. Lê, From Father to Son: A Rite of Passage,
2007, 10’, Vietnam / San Art
Vietnam’ın en önemli sanatçılarından olan Q Lê, büyük siyasal, toplumsal ve kültürel çalkantılar yaşayan bir kuşağın üyesi. Charlie Sheen’in Platoon ve babası Martin Sheen’in Apocalyse Now filmlerindeki görüntülerini bir araya getiren video, baba-oğul ilişkisini, kuşak farkını, sinemanın Vietnam savaşına bakışını ve Hollywood’un yükseltilmiş maskülenlik konusunu ele alıyor.
Elodie Pong, Even A Stopped Clock Is Right Twice A Day, 2008, 2’34”;
After the Empire, 2008, 13’50”;
Je suis une bombe, 2006, 6’12”;
Endless Ends, 2009, 6’47”
İsviçre / Kunsthaus Zürich
Pong, güncel dünyaya ironik bir bakış atan videolar üretir. Kolektif belleğimizde yer etmiş bazı tarihi anları ve figürleri kullanarak absürt, komik ve aynı zamanda rahatsız edici dünyalar yaratır.
Kelly Nipper, Weather Center, 2009, 5’11;
Sapphire, 2008, 4’00,
ABD / Ballroom Marfa
Nipper uzaya, zamana, hava durumuna ve duygulara dair fikirlerini biçimlendirmek için kareografiyi kullanır. Weather Center, Alman Ekspresyonist kareograf Mary Wigman’ın ilk performansını 1914’te Münih’te gerçekleştirdiği Witch Dance solosuna dayanır. Nipper’ın videosundaki dansçı yüzünü gizleyen bir maskeyle, hava durumlarını andıran heyecanlı hareketler yaparken, dış ses birden ona kadar sayar.
Stephen Sutcliffe, Despair, 2009, 7’22”;
Deleuze un Album, 2009, 23”;
Said the poet to the analyst, 2009, 1’19”;
The Garden of Proserpine, 2008, 2’08”;
Six Essential Books, 2008, 1’34”;
Vacillation, 2008, 35”;
We’ll Let You Know, 2008, 58”;
O come all ye faithful, 2007, 47”;
Come to the Edge, 2003. 1’36”
Whitechapel Gallery
Sutcliffe, geniş VHS ve ses kaydı arşivini kullanarak film müzikleriyle hareketli görüntülerin birleşiminden oluşan sofistike bir görsel dil kurgular. Genellikle çok kısa olan bu “video kolajları” konuşma parçalarından, bulunmuş yayın görüntülerinden, animasyon ve müziklerden karmaşık ve bağlantısız birleşimleridir. Pastoral şiir ve Monty Python’dan medyanın dijital öncesi dönem VHS estetiğine kadar uzanan İngiliz kültür tarihinden anlar, sanatçının orijinal malzemeyi kendine mal etme amacıyla çarpışır. Programda sekiz kısa video çalışmasının yanı sıra 2009 tarihli Despair adlı video da yer almaktadır. Bu çalışma Vladimir Nabokov’un cinayet ile çift ve karmaşık kimlikler üzerine yazdığı1934 tarihli aynı adlı romanına dayanır.
Jalal Toufic, Lebanese Performance Art;
Circle: Ecstatic;
Class: Marginalized;
Excerpt 3,
2007, 5’
Lübnan / Beirut Arts Center
Toufic’in etkileyici videosu birçok insan için anlaşılmaz olan bir kültürel özelliğin değerini ve gücünü gösterir. Çalışma izleyiciyi genellikle yanlış anlamalar nedeniyle önyargı ve şiddet doğuran karışık dışavurumlar ve kültürel ritüeller üzerine düşünmeye davet eder.
Söylenenlere göre 3 Ocak 1889’da Nietzsche, Turin’deki Piazza Carlo Alberto’da bir atın arabacı tarafından kırbaçlandığını görür. Atı savunmak için kollarını boynuna sarar ve oracıkta yığılır. Ertesi gün yazdığı bazı mektupları “Çarmıha gerilmiş” imzasıyla gönderen bu felsefeci, Aşure Günü’ne katılan Şiileri görmüş olsa, onlarla “bedenleri” arasında girmeye de çalışır mıydı?
Rachel Rakena, Kaore te aroha (Endless is the love),
2009, 7’50”,
Yeni Zelanda / City Gallery
Rakena’nın Kāore te aroha (Endless is the love) videosu yeme eyleminin bir özlem, bütün olma ve tatmin metaforuna dönüştüğü, hareketli görüntülerle anlatılmış bir aşk şarkısı. Videoda, izlendiğinin farkında değilmiş gibi görünen bir adam, kamera kendisini izlerken balık kafalarını oburca yer. Adamın, izleyicinin ve yaşanan anın farkına varıp yukarı bakarak gülümsemesiyle şarkı sona erer. Filmin sonunda gelen bu tatminkâr gülümsemeyle izleyici de tatmin olur ve doyar.