Modern Deneyimler

Modern Deneyimler

İstanbul Modern Sanat Müzesi üçüncü sürekli sergisini açıyor

Sürekli Sergiler Bölümü Sponsoru: Türk Telekom

İstanbul Modern Sanat Müzesi, üçüncü yılında Sürekli Sergiler Bölümü Sponsoru Türk Telekom’un desteğiyle Modern Deneyimler adlı üçüncü sürekli sergisini gerçekleştirdi. Sergi, 19.yüzyıldan başlayarak, Osmanlı ve Türk sanatının gelişimini, modern sanatımızın belleklerde yer edinmiş imgelerini ve ortak bir tarihin farklı kişisel yorumlarını ortaya koyan yapıtları bir araya getiriyor. Bu sergiyle birlikte İstanbul Modern Sanat Müzesi’nin Sürekli Sergiler Salonu, Türk Telekom’un sponsorluğuyla yenilendi.

182 yapıtın sergilendiği Modern Deneyimler sergisinde, İstanbul Modern Koleksiyonu’ndan seçilmiş yapıtların yanı sıra Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi İstanbul Resim ve Heykel Müzesi, Dolmabahçe Sarayı Milli Saraylar, Harbiye Askeri Müzesi ve Topkapı Sarayı Müzesi gibi devlet müzeleri ile Dr. Nejat F. Eczacıbaşı Vakfı, Türkiye İş Bankası, Ilona Akyavaş, Monik Benardete, Sema-Barbaros Çağa, Ünal-Ceyda Göğüş, Emel Korutürk, Erol Makzume ve İpek-Ahmet Merey’e ait yapıtlar yer alıyor.

Küratörlüğünü Ali Akay, Levent Çalıkoğlu, David Elliott ve Haşim Nur Gürel’in üstlendiği Modern Deneyimler genel başlığı altında gerçekleştirilen sergi, "İmparatorluktan Cumhuriyete", "Soyutlama ve Yorum"" ve "Bireysel İzlenimler" başlıklı bölümlerden oluşuyor. Bu sergilerde, Osmanlı ve Türk sanatında farklı modernizm görünümleri, tema-kavramlarla modern sanat tarihimizde yer edinen imgeler ve sanatçı odaları ile kişisel deneyimler, uslüplar ve alternatif anlatımlar yer alıyor.

"İmparatorluktan Cumhuriyete" başlıklı sergi, Osmanlı İmparatorluğu’ndan başlayarak 1940’lı yılların sonuna dek üretilen farklı modernizm örneklerini içeriyor. Sergi, resim sanatıyla, değişen toplumsal ve siyasal olgulara paralel olarak, zamandizinsel gelişim içinde çeşitli dönem ve akımların yansımalarını aktarıyor. Sergide yer alan resimler, bu karmaşık ve değişken dönemlerin bütüncül bir tarihini sunma iddiasını taşımıyor, daha çok, farklı modernizm görünümleri, eğilimleri ve işaretlerinin, Osmanlı ve Türk sanatında ortaya çıkışlarının görülebilmesi için bir çerçeve sunuyor. Yapıtlar, gerçekleştirildikleri dönemlerin koşullarına karşıt bir şekilde, çağdaş bir bağlam içinde seçilip değerlendirildiler. Sergi,Türkiye’nin çok kapsamlı toplumsal değişim ve dönüşümünün izini sürüyor,1880-1950 dönemini ele alan, farklı modernizm görünümleri, eğilimleri tematik ve kronolojik olarak yansıtan bir tür görsel bellek kaydı niteliği taşıyor.

"Soyutlama ve Yorum" başlıklı sergi ise yine farklı dönemlerde üretilmiş yapıtları birbirine bağlayan ortak izlekler ve türler üzerine yoğunlaşarak, modern Türk sanatını değişik bir bakış açısından değerlendirmeyi, olası yakınlaşmaları izleyiciye sunarak, yeni bir dikkat alanı yaratmayı amaçlıyor. Tema-kavramlara ayrılan bu sergide de, "Soyut-Lirik, Soyut-Geometrik" ve "Figür-İnsan, Figür Beden" başlıklı iki salonda, modern sanatın temalar üzerinden gelişimi aktarılıyor.

"Bireysel İzlenimler" başlıklı sergide oluşturulan sanatçı odaları ile, ortak bir tarihin kişisel deneyimlerle örtüşmesi ve ayrışmasını gösteren, sanat tarihinin aynı zamanda modern bireyin tarihi olduğunu anımsatan bir düzenleme gerçekleştirildi. Bu anlayışla, sanatçıların modernizm ile kişisel ilişkileri, akımlar ve tematik benzerlikler dışında öznel yaratımla sanatçının biçemleriyle özdeşleşen farklı anlatımlar vurgulanıyor. Böylece, seçilen yapıtlarla, hem modernist ve güncel uygulamalardaki farklı ve benzer yönlere dikkat çekiliyor hem de sanatçıların modern sanatı yorumlayışlarına tanık olmamıza olanak sağlıyor. Bu sergiye bağlı olarak salonun küçük bölümünde yer alan "Otoportre" odası da, sanatçıların içsel yolculuğundan bir bakış sunuyor.

Türk resim tarihinin modernlik deneyimleri

Küratör Ali Akay, İstanbul Modern Sanat Müzesi ziyaretçilerinin bu sergiyle, kendi bakışlarıyla, söz konusu modernlik deneyimlerini kendi zihinlerinde yeniden üretebileceklerini, sanatçıların örnek oluşturan tek bir yapıtlarına bakmakla kalmayıp, birkaç dönemin deneyimlerinin nasıl geliştiğini inceleme fırsatını bulacaklarını belirtiyor.

Sanat ile devlet ve onu besleyen kurumlar arasındaki özdeşliğin Osmanlı’da başladığını ve erken Cumhuriyet döneminde devam ederek serbest piyasa girişimlerinin ve burjuva yapılaşmasının iyiden iyiye itici bir güç olduğu 1980 başlarına kadar devam ettiğini anlatan küratör Levent Çalıkoğlu, " Hem Osmanlı’da hem de Cumhuriyet döneminde sanat, çağdaşlaşmanın kültürel alandaki karşılığı, modernleşmenin görsel temsili olarak işlev gördü" diyor.

Küratör David Elliott, sergide, Osmanlı İmparatorluğu’nda ve Türkiye Cumhuriyeti’nde, 19. yüzyıldan 1940’lı yılların sonlarına dek, resim sanatının zamandizinsel gelişimini değişen toplumsal ve siyasal bağlamlar ışığında yansıtmayı amaçlayan farklı bir yaklaşımın altı çizildiğini belirtiyor: "Çağdaş bir bağlam içinde seçilip değerlendirilen yapıtlar, bu karmaşık ve değişken dönemlerin bütüncül bir tarihini sunma iddiasını taşımıyor, daha çok, farklı modernizm görünümleri, eğilimleri ve işaretlerinin, Osmanlı ve Türk sanatında ortaya çıkışlarının görülebilmesi için bir çerçeve sunuyor."

Serginin dikkatli izleyicilerin bir zaman tünelinde yol alabilmelerine olanak sağlamayı amaçladığını vurgulayan küratör Haşim Nur Gürel, "Türk resim sanatının kendine özgü bir karakteri ve zenginliği olduğu ve kendi toplumuna özel ayrıntıları ve imgeleri başarı ile yakalamış olduğu yadsınamaz. Bu yorum ipuçları, her meraklı ve bilgili izleyicinin kendi ilgi ve duyarlılık alanına göre çoğaltılabilir veya farklılaşabilir, ama sonuçta 1880 - 1950 döneminde bu ülkede yaşanan dönüşümün, modernitenin izlerini taşıyan bu yapıtların, dönemi görsel tarihinin ressam imgeleri aracılığı ile tanımak isteyenler için önemli fırsatlar barındırdıkları söylenebilir" görüşünü dile getiriyor.